19 Eylül 2011 Pazartesi

Letoon

Leto, Apollo ve Artemis
Leto :
Gök Titanları Kolos ve Phoebe'nin kızıdır. Zeus'la birlikte olur ve hamile kalır. Zeus'un eşi Hera, Leto'nun çocuklarını doğurmasını istemez. Leto kaçmak zorunda kalır. Delos adasına sığınır. Poseidon bu kaçışa yardımcı olmuştur. Artemis'i burada doğurur. Hera burada da Leto'yu bulur. Zeus'un çıkarmış olduğu rüzgârla ada yüzer Leto'yu Xantos ırmağının denize döküldüğü yere, Patara'ya getirir. Bir efsaneye göre Apollo Patara'da dünyaya gelir. Çocuklarını yıkamak isteyen Leto ırmağı takip ederek, ırmağın kaynağına ulaşır. Buradaki halk (çobanlar) Leto'yu istemez. Buna kızan Leto bunları kurbağaya çevirir.
Xantos ırmağı (Bugünkü Eşen çayı) Leto için oluşmuştur. 



Apollon ve Oku
Apollon (Latince:Apollo): 
Mitolojide müziğin, sanatların, güneşin, ateşin ve şiirin tanrısıdır. Ayrıca kehanet yapan, bilici tanrıdır. Aynı zamanda kahinlik yeteneğini diğer insanlara da transfer edebilir (Kassandra). 
Zeus ve Leto'nun oğlu, Artemis'in ikiz kardeşidir. Ayrıca adı değişmeden, Roma mitolojisine geçen tek tanrıdır. 
Altın bir lir çalar ve Müzler korosunun başıdır. 
Gümüş yayıyla oku en uzağa o atabilir; okların tanrısıdır. 
Tıbbı insanlara o öğretmiştir; hekimliğin tanrısıdır. 
Asla yalan söylemez; ışığın ve gerçeğin tanrısıdır. Kutsal ağacı defne, hayvanları yunus, atmaca, kuğu ve kargadır. 
Lakapları "okçu", "Likya'lı" ve Latince'de yırtıcı kuşlara ilişkin olarak kullanılan, "yırtıcı" anlamına gelen "Vulturus"dur. 
Orfe öğretisinde sezgi, ilham ve vicdanın sembolü olan Apollon'dan Yunan mitolojisinde sık sık “Lykya’lı olarak söz edilir. Likyalı sıfatının kökeni Luvi dilinde ışık anlamına gelen, kurt anlamındaki “lyk” sözcüğüdür ki, sözcük Latincede lux biçimine dönüşmüştür.
                               
                               Artemis:
Artemis ve
Sembol Hayvanı Geyik
Efes Artemis'i
Roma'daki adı Diana, Zeus ile Leto’nun kızı. Phoebe olarak da bilinir. Apollon’un ikiz kız kardeşi, vahşi doğa, avcılık ve ay tanrıçası. Ares'in dostu ve en büyük Yunan tanrıçalarından biridir.

Artemis, güzel, endamlı, ciddi yüzlü, tanrısal bir bakiredir. Saf ışık tanrıçası olarak afifliği sembolize eder. 
Kardeşinden bir gün önce doğup Apollon’un doğumu sırasında annesine yardım etmiştir. Annesinin çektiği acıyı gören Artemis evlenmemeye ve bakire kalmaya yemin etmiştir. Delos adasında doğmuştur. Apollon güneşi, Artemis ise ayı temsil eder; Apollon’a "Phoebos" (parlak, ışıklı) denildiği gibi, Artemis’e de "Phoebe" denilirdi. İkisi de yayla silahlanmıştır, oklar atarlar; oklar güneş ve ay ışınlarının sembolüdür. 
Sonraları Artemis adına türlü kültlere sapılmıştır. Bunlardan biri, Efes’de Artemis’e, bütün tabiatı dölleştiren ve göğsü sayısız memelerle örtülü bir tanrıça gibi düşünülerek tapınılmasından doğan kült idi.

Leton; Fethiye-Kaş karayolunun 65 km.sinde Kumluova Köyü yakınında bulunmaktadır. Şair Ovidius'un anlattığı bir öyküye göre kent, Leto'nun adına kurulmuştur. Kentte en eski yerleşim izleri M.Ö. 7. yüzyıla kadar gider. Kalıntılar ve ele geçen kitabeler buranın dinsel ve politik bir alan olduğunu göstermektedir. Letoon M.S. 7. yüzyılda terkedilmiştir. 

Düz gitmeyip sağa dönün
Eşen Köprüsü kenarı



Xanthos'dan Kınık'a inerek Eşen çayı köprüsünü geçip hemen sola dönülür. dar ve köyü bir asfalt yolla nehir takip edilir. Nehrin sonundaki tabela ağaççığın arkasında kaldığından dikkatli olmakta fayda vardır.





Dünya Miras Listesindedir.
Türkiye'deki Unesco Dünya Mirasları
Kapadokya ve Göreme Milli Parkı (1985) [694]
Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (1985) [695]
İstanbul'daki Tarihi Yerler (1985) [87]
Hattuşaş: Hitit Başkenti (1986) [696]
Nemrut Dağı (1987) [697]
Pamukkale ve Hierapolis Milli Parkı (1988) [698]
Ksantos-Letoon (1988) [699]
Tarihi Safranbolu Şehri (1994) [700]
Truva (antik şehir) (1998) [701]
Selimiye Camii ve Külliyesi (Edirne) (2011) [702]

Başlangıçta Leto kutsal alanı kırsal bir kült yeriydi, Ksanthos halicinin bataklıkları arasındaki bir düzlüğün ortasındaki bir tepecikten fışkıran bir su kaynağı olan Elyana’lar kültünün merkeziydi. Burası M.Ö. V.yy.ın sonunda, Arbinas Hanedanı döneminde önem kazanmaya başlar ve bu devrede Leto, Artemis ve Apollon’a atanan üç tapınak yapılır. Hellenistik döneme gelindiğinde burası en ihtişamlı dönemini yaşamaya başlar, kutsal alanı çevreleyen büyük portikolar ile M.Ö. II. yy.a ait bir tiyatro yapılır. Roma döneminde ise Lykia’nın eyalet olarak küçülmesine karşın burası dini niteliğinden hiçbir şey kaybetmemiştir. Bu devirde Tanrılaştırılmış Roma İmparatorları kültü için bir salon ve İmparator Hadrianus’a atanan büyük anıtsal bir çeşme yapılmıştır. Hıristiyanlığın yayılmasıyla VI. yy.da bir de kilise ilave edilmiştir. Yalnız bu kilisenin yapımında antik eserlerin yıkılmış parçaları kullanılmıştır. Daha sonra da bu kutsal alan terk edilmiştir.

TAPINAKLAR
Apollo Tapınağı
Leto Tapınağı
Artemis Tapınağı
Yan yana üç tapınak bulunmaktadır. Bunlardan en kuzeydeki Leto, ortadaki Artemis, güneyindeki Apollon'a adanmıştır. Artemis Tapınağının diğerlerine göre daha küçük oluşu dikkati çeker.

TİYATRO

Helenistik Döneme ait Grek Planlı tiyatro Letoon'un kuzeyindedir. Basamakların normal oturma yerlerinin inceltilerek yapılmıştır. Tiyatroda her hangi çalışma mevcut değildir. Tabanı kumlarla kaplıdır.




Sahne kısmı ayakta olmayan tiyatronun 'cavea'sı iyi korunmuştur. Doğu ve batıdaki kapılar Dorik frizlerle süslenmiştir. Tiyatronun merkez kısmı tepeye oturtulmuştur. 'Cavea' bir diyazoma ile iki bölüme ayrılmıştır. Tiyatro büyük ölçüde Patara tiyatrosunu hatırlatmaktadır.



Nymphaeum
 
NYMPHAEUM/ANITSAL ÇEŞME

Kilisenin batısında anıtsal nitelikte olan Nymphaeum, havuzla ayrılan iki binadan oluşur. Hellenistik zamana tarihlenen doğudaki kompleks paralel iki duvar tarafından çevrelenir. Batıdaki binanın yüzünde kubbeli bir oyuk vardır. Havuz yarım daire şeklindeki sütunlu giriş tarafından çevrelenmiştir. 12m x 10m boyutlarındaki dikdötgen oda sütunlu girişe iki odayla bağlanır. "Hadrianus"a ithaf edilen heykel duvardaki oyukların merkezinde bulunmaktadır. 


 
Çeşme Yapısı
Havuz
 
Çeşme yapısı

Çeşme Yapısı Detay
Aslan Ağzı Çeşme


Her ne kadar çeşme yapısından uzakta sergilenmiş olsa da Arslanın ağzında bulunan delik ve üst kısmının havuz şeklinde olması çeşmeye ait olduğu kanaati uyandırmıştır.--->

 


 

Çeşmenin önünde yer alan kutsal cadde sağlı sollu yazıtlarla bezenmiştir.

Yazıt
Kutsal Cadde
Yazıt

Yazıt


Kazılar sırasında tapınak kalıntılarının arasında Lykia tarihine ışık tutabilecek ve yazısının çözümüne yardımcı olabilecek nitelikte yazıtlar bulunmuştur. Bu yazıtlardan en önemlisi Büyük İskender'in (Yunanca Alexandros, İngilizce Alexander) Letoon'a ziyaretini anlatandır. Aram, Yunan ve Lykia dillerinde yazılmış olan ve Kaunos'un mitolojik kurucusu "Basileus"u anlatan yazıt, Lykia yazısına ışık tutabilecek nitelikte bir arkeolojik keşiftir. 

 Nymphaeum'da henüz bir çalışma yapılmamış olup, temizlik aşamasındadır. Çalışmaların tamamlanması sonrasında muhteşem bir yapının ortaya çıkacağı şimdiden aşikardır.


REVAK/SÜTUNLU SALON

Roma İmparatorları için yapılmıştır.
Leto tarafından gerçekleştirilen bir lanet sonucu oluştuğu inanılan kurbağalar ile su kaplumbağalarına revak içerisinde bol miktarda görmek mümkündür.



 
Kilise
Kilise


KİLİSE

Hıristiyanlığın yayılmasıyla VI.yy.da bir de kilise ilave edilmiştir. Tapınakların arkasında yer alır.







Kilisede Mozaik
Kilisede Mozaik


Kilisenin yapımında antik eserlerin yıkılmış parçaları 
kullanılmıştır. 



 




Tapınaklara ait olduğu kesin
Duvarda Kullanılan Yazıt
Merdivende kullanılan Yazıt

MANASTIR KALINTILARI

1
3
2

DETAYLAR

Detay 3
Detay 1
Detay 2

   
Muhteşem

Apollon Tapınağı Mozaik
yay ve Ok - Kehanet - Lir










 
Letoon’daki arkeolojik araştırmalara 1950 yılında Henri Metzger yönetimindeki Fransız araştırma gurubunca başlanmış olup, Chrystian Le Roy tarafından sürdürülmüştür. 2011 yılı başından itibaren çalışmalar Başkent Üniversitesince gerçekleşmektedir. Bu yıla ait çalışmalar daha çok temizlik niteliğinde olmuştur.


9 Eylül 2011 Cuma

Xanthos


"Pers ordusu, başında komutanları olduğu halde Xanthos Ovası'na indiği zaman, Xanthoslular bitmez tükenmez kuvvetlere karşı az sayı ile dövüştüler, yiğitlikte nam saldılar, ama yenildiler, kentlerine geri atıldılar, kadınları, çocukları, hazineleri ve köleleri kaleye doldurdular. Alttan, yandan ateşe verdiler. Öyle ki yangın kaleyi yerle bir etti. Bundan sonra birbirlerine korkunç yeminlerle bağlanarak düşmana saldırdılar ve Xanthos'ta oturanların tümü de savaşarak öldüler."


Heredot M.Ö. 545 yılında Likyalıların Pers komutanı Harpagos'a karşı savaşını böyle anlatmaktadır.


Bu toplu intihardan o sırada şehirde bulunmayan 80 aile kurtulur ki şehirlerini, yeni gelen göçmenlerle yeniden kurarlar.


İ.Ö. 475-450 arasında Xanthos, bu kez yangın felaketi ile karşılaşır.

Kazılarla da belirlenen bu yangın katından sonra şehir büyük bir gelişme göstererek batı dünyası ile özellikle de Atina ile sıcak ilişkiler kurar. 

Büyük İskender’in seferi sırasında Xanthoslular Pers Harpagos’a olduğu gibi direnme göstermişler. 

İ.Ö. 309′dan itibaren Mısır Hanedanı Ptolemaioslar’ın, ardından birçok Likya şehri gibi Suriye Kralı III. Antiokhos’un egemenliğini kabul etmek zorunda kalmışlardır.
Mezarların iç ve dışı
ev görünümündedir.

İ.Ö. 2. yy’da Likya Birliği’nin başşehri olan Xanthos, 42 yılında bu kez Romalı Brutus tarafından yerle bir edilir. Xanthos'lular kılıçtan geçirilir. Brutus'a teslim olmamak için yine topluca intihar ederler. Kucağında çocuğu ile bir kadının ateşe atladığını gören Brutus çok üzülür ve askerlerine, Xanthosluları kurtaranları ödüllendireceğini söylerse de çok geç kalır. Ancak 150 kişi kurtarılabilmiştir.

Xanthos kenti, birçok önemli özelliklerinin yanında tarihi en çok acılarla dolu kent olarak bilinir. Tarihçiler, kentin birçok kez yerle bir olduğunu veya yandığını fakat yeni şehrin küller arasından yeniden yeşerdiğini yazarlar.


Roma İmparatoru Markus Aurelius kenti yeni baştan imar etmiştir. 


Bizans döneminde piskoposluk merkezi olan Xanthos, yöreye Arap akınlarının başlamasıyla I.S.VII. yüzyılda terk edilmiştir.


Kalkan-Fethiye karayolu üzerinde 18 km. uzaklıktaki Kınık Köyü’nde yer alır.

Roma Akropolü
Likya Akrapolü


Şehir; Xanthos Nehri (Bugünkü adı Eşen Çayı) kenarındaki ovaya hakim iki tepe üzerinde kurulmuştur. İlki Eşen Çayı’nın kenarından sarpça bir kayalık şeklinde yükselen surla çevrili Likya akropolü; ikincisi ise kuzeydeki daha yüksek ve geniş olan Roma akropolüdür.


Kentte ele geçen en eski kalıntılar M.Ö.8. yüzyıla kadar gitmektedir.


Likya’nın başkenti olan Xanthos’un adı, Likya yazısı ile yazılmış kitabelerde “Arnna” olarak geçer. Homeros, Sarpedon yönetimindeki Xanthoslular’ın Troya savaşlarına katıldıklarını yazar ki bu olay şehrin en eski yazılı tarihine işaret eder.M.Ö. 1200


Yazıtlı Pilye
Yazıtlı Pilye:
İki basamak üzerine yükselen yazıtlı yekpare bir taş blok görünümündedir. Aslında yazıtlı Pilye'nin üzerinde, Harpy anıtındaki gibi dört tarafı kabartmalarla süslü bir mezar odası olan en üstte de arslan şeklinde bir tahta oturan Prens heykeli vardır. 11m. yükseklikte görkemli bir anıt Kherei isimli Likya Kralı'nın savaşlarla geçen yaşamının anısına dikilmiştir. Peloponnes Savaşları sırasında, Atinalılara karşı yapılan özgürlük mücadelesinin öyküsü anlatılmaktadır. 

Yazıtlı Pilye günümüzde ayakta kalan en önemli Likçe dilinde yazılmış eser. Anıtın önemli bir bölümün yok olması nedeni ile dili tam anlaşılmıyor.

 
Kentin Giriş Kapısı
Nereidler Anıtı'ndan kalanlar

Romalılar tarafından yapılan kentin kapısı güney tarafında, bugünkü Kınık'tan girişte asfalt yolun solundadır.



Anıtsal bir heron olan, ünlü Nereidler Anıtı, ana kapının kuzeydoğusunda yer almaktadır.



Pers sanatının etkisinin görüldüğü İ.Ö. 4. yüzyılda yapılmış anıt, kalkerden yüksek çift kaidenin üzerindeki İon tapınaklarını anımsatacak mermerden bir mezar yapısı ile taçlanır. İon düzenindeki sütunlar arasında 12 Nereid heykeli vardır. Hükümdarın zaferlerini, avlarının kutlanmasını, kurban ve yemek sahneleri gibi konuları içeren kabartmaları ile birlikte üst bölümü British Museum’dadır.
Nereidler Anıtı için http://www.pbase.com/sabbilsel/nereids tıklayınız.
Sabahattin Bilsel' Teşekkürler.

Kent, 1838 yılında Charles Fellows tarafından incelenmiştir. Fellows çalışmaları sırasında elde ettiği tüm kabartmaları, heykelleri ve mimarî buluntuları Patara limanına yanaşan İngiliz Harp Gemisi ile Londra’ya götürmüştür. Fellows'un yaptıkları sadece Xanthos'la sınırlı kalmamıştır.
Tarihi boyunca Harpagos ve Brutus'ün saldırıları ile yerle bir edilen, bir yangın felaketi yaşayan kentin son yıkımı da Charles Fellows tarafından gerçekleştirilmiştir.

Xanthos, herşeye rağmen dimdik ayakta ve ziyaretçilerini büyülemeye devam etmektedir.

Tiyatro Girişi
Tiyatro



Tiyatro: 
M.S. 2. yüzyıl erken Roma dönemine aittir. Tiyatronun üst bölümünde bulunan basamaklar farklı yapılarda kullanılmıştır.






Harpy Anıtı
Harpy Anıtı :
Tiyatronun batısında Xanthos'un sembolü haline gelen iki mezardan kuzeydeki Harpy Anıtı (8.64 metre uzunluğunda, M.Ö. 470 yılına ait) en eski Likya mezarlarından biridir. Kabartmalarda genellikle oturan figürler horoz,yumurta veya nar gibi doğurganlık ve bereket sembollerini alırlarken resmedilmişler. Bu anıta ismini veren yaratıklar ise anıtın kuzey ve güney yüzlerinde resmedilmişler. Bunlar kadın kafalı, yarı kuş yarı kadın yaratıklardır. Kanatları ve kuyrukları vardır. Çocukları kollarında taşıyorlar. Kabartmalar İngiltere'de British Museum'dadır. 


Kabartmalar için tıklayınız.

Güneydeki Lahit, sarkofaj ve sütun mezar olmak üzere ikiye ayrılır. sütunun üst kısmını kalın taş bloklar oluştururken, içinde de gömüt için bir boşluk bulunur. Hellenistik dönemden kalma  mezardaki kabartma üzerinde bulunan, güreşen iki dev adam figürü istanbul arkeoloji müzesinde bulunmaktadır.

Payava Lahdi


Payava Lahdi :
M.Ö. 370-360 yıllarına ait anıtın bir yüzünde huzura kabul sahnesi ile üstte iki satırdan oluşan Pers Satrabı Autophradates'in adını veren Likçe yazıt bulunmaktadır. Diğer yüzünde ise savaş sahnesi ile kabartmanın üst kısmında bir satır halinde bu anıtı Payava'nın yaptırdığını bildiren Likçe yazıt vardır. Semerdam biçimli kapağın uzun yüzlerinin her ikisinde de dört atlı araba ile birer sürücü kabartması bulunur.
Payava Anıtı 1842 yılında C.Fellows tarafından British Museum'a götürülmüştür.


Aslanlı lahit

Arslanlı Lahit :
Üzerinde arslanların bir boğayı parçalamasını gösteren kabartmaların yer aldığı Arslanlı Lahit M.Ö. 480-450 yıllarına aittir. Bugün yerinde olmayan lahit kapağında ise bir yüzde domuz avı diğer yüzde ziyafet sahnesi işlenmiştir. C.Fellows tarafından British Museum'a götürülmüştür.



Likya Kule Mezarı

Likya Kule Mezarı :

M.Ö.4. yüzyıla aittir. Günümüze kadar sağlam olarak gelebilmiş bu anıt kayaya oyulmuş olup, üç basamak üzerineyükselmektedir. Monolit bir kaideden, mermerden yapılmış bir mezar odasından ve üç yatay çıkmalı bir çatıdan oluşmaktadır. 6,39 m yüksekliğindeki bu mezarın aşağısında da kayaya oyulmuş ev tipi mezarlar görülür.

Likya Ev tipi mezar



Likya Ev Tipi Mezar :
Agoranın doğusunda, yol kenarında, yüksek kaide üzerine oturmuş Lykia ev tipi bir mezar bulunmaktadır.


Eşen çayı



 Eşen Çayı (Xanthos Irmağı) :
Muğla-Antalya il sınırını oluşturur.
Kentin su ihtiyacı, İnpınar (Çayköy) dan hala mevcut olan ve kısmen kullanılan kanallarla ve kent içindeki sarnıçlarla karşılanır. Suların yetersiz geldiği zamanda bir tür çıkrık sistemi ile ırmak suyundan yararlanılmıştır.
Brutus'e karşı verilen savaşta, ırmağa atlayarak intihar edenlerde vardır.


Saray (Sonra kilise)
Duşlar


Likya sarayı:
Ovayı seyreden penceresi, yerde ince mermer kaplaması ve merdivenin iki tarafındaki duşları ile oldukça modern. Bizans tarafından kilise olarak kullanılmıştır.





Sarnıç

Taban Mozaiki

Gezi esnasında mozaiklerin tamamı kapatılmış durumda olduğundan sadece bu kadarını görüntüleyebildim. Affınıza sığınıyorum.


Tiyatro binasının hemen arkasında Likya yapıları içerisinde bulunmaktadır. 






Eşen Çayının kenarında sarp yamaç
Surlar


Tepede Xanthos
Bir anlatımda Xanthos'ta dışarıya açılan gizli bir geçitten söz ediliyor. Resimdeki bir geçit mi? Bilemiyorum.
Sur Örneği
Alt kısım Likya, Üst kısım Bizans surları



ROMA VE BİZANS KALINTILARI

Roma Caddesi

Büyük Klise














Roma Agorası
Bizans Bzilikası

                          Xanthos'la ilgili videolar                                                          
                                      Video 1                                                                                                Sanal Tur
                                      Video 2

Xanthos Nehri (Eşen çayı) nin getirdiği bereketli topraklar üzerinde kurulan Kınık ve Ova köye ait seralar


Xanthos'a gitmeden önce mutlaka yanınızda bulundurun. Bazen yetkililerde bulunmuyor.



Yazılarda yararlandığım, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kalkan Belediyesi, Sabahattin Bilsel ve tüm kurum ve kuruluşlar ile bilgi paylaşımında emeği geçenlere ve Kınık'ta görev yapan oğluma teşekkür ederim. 
Başka şehirlerde görüşmek üzere. Saygıyla kalın.